AVRUPADAN Youtube Video
Emeklilik gerilimi: Başbakan patronlarla ters düştü
Emeklilik paketi Almanya’da patronlarla Merz’i karşı karşıya getirdi. İşverenler ‘adaletsiz ve pahalı’ derken, Merz eleştirilere sert çıkıp paketin arkasında durdu. SPD'li Çalışma Bakanı Bas ile de patronlar arasında atışmalar yaşandı.
Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile işveren örgütleri arasındaki hava, federal hükûmetin emeklilik paketi nedeniyle belirgin biçimde soğudu. Patronlar, hem planları ‘yanlış ve adaletsiz’ buluyor hem de Merz’in ağırlığını dış politikaya vermesini eleştiriyor.
Merz ise İşveren Günü’nde kürsüye çıkarak bu eleştirilere doğrudan ve sert bir dille yanıt verdi; emeklilik paketinin arkasında olduğunu açıkça ortaya koydu.
Patronlar ‘büyüme başbakanı’ istiyor
İşverenler Birliği Başkanı Rainer Dulger, toplantıda Merz’e doğrudan seslenerek ondan ülkeyi ‘büyüme başbakanı’ olarak yapısal reformlarla ileri taşımasını istedi.
Dulger, koalisyonun emeklilik planlarını ‘adaletsiz ve çok pahalı’ sözleriyle eleştirdi ve Junge Union’ın itirazlarını anlayışla karşıladığını belirtti. Ona göre başbakan, sadece dış politika dosyalarına değil, Almanya içindeki reform gündemine de daha fazla odaklanmalı.
Merz’den ‘dış başbakan’ eleştirisine sert yanıt
Merz, konuşmasında kendisine yöneltilen ‘Außenkanzler’ (dış başbakan) yakıştırmasına özellikle tepki gösterdi. “Bu, ortalıkta dolaşmayı ve seyahat etmeyi seven bir ‘dış başbakan’ meselesi değil” diyen Merz, Almanya’nın siyasal düzenine yönelen her tehdide karşı ülkeyi savunmaya çalıştığını söyledi.
Konuşmasının sonuna doğru tonu daha da sertleşen Merz, emeklilik tartışmasını daha geniş bir jeopolitik çerçeveye taşıdı. Ukrayna’daki savaş, güvenilirliği sorgulanan ABD, giderek daha saldırgan bir çizgi izleyen Çin ve genel dış tehditleri hatırlattı.
Merz, “Ortada yalnızca emeklilikte yüzde 48’lik seviye tartışmasından çok daha büyük bir mesele var” diyerek, emeklilik paketine itiraz eden Junge Union dâhil parti içi tüm eleştirilere dolaylı bir yanıt verdi.
“Yanlış öncelikler koymuş biri olarak ayrılmak istemem”
Merz, “Bir gün bu görevden ‘yanlış öncelikler belirledi’ suçlamasıyla ayrılmak istemem” dedi. Daha önce her sabah kendine “Doğru öncelikleri mi koyuyorum?” diye sorduğunu anlattığını hatırlattı.
Merz’in son mesajı, emeklilik tartışmasında gençlik örgütünün öncelikleriyle kendi önceliklerinin artık örtüşmediği yönünde okundu.
“Çocuklarımız ve torunlarımız ağır sorular sorar”
Salondaki patronlar, konuşmanın başında temkinli bir alkışla yetinirken, Merz’in sözlerine daha fazla duygu ve vurgu katmasıyla destek de arttı. Başbakan, “Eğer neyin gerçekten tehlikede olduğunu gözden kaçırırsak, çocuklarımız ve torunlarımız bize ağır sorular soracak. O zaman kimse yüzde 48’lik emeklilik seviyesini hatırlamayacak. Bizden doğru cevapları verip vermediğimizi soracaklar” uyarısında bulundu.
Merz’e göre asıl mesele, emeklilik parametrelerinden çok demokrasinin korunması ile ülkenin ekonomik ve siyasal istikrarının güvence altına alınması. Kendisinin bu ‘büyük resme’ odaklandığını ve bunun için mücadele edeceğini söyledi.
Junge Union ile uzlaşma hâlâ belirsiz
Toplantı sonunda patronlar Merz’e başarılar diledi, Rainer Dulger de başbakanın elini sıktı. Buna karşın, aynı uzlaşmanın emeklilik paketini açıkça reddeden Junge Union ile de sağlanıp sağlanamayacağı şimdilik belirsizliğini koruyor.
Parti içindeki ‘emeklilik isyanının’ sürmesi, Merz’in hem iş dünyasıyla hem de kendi tabanıyla aynı anda denge kurmakta zorlanacağı bir döneme girildiğine işaret ediyor.
Bas paketi savundu, patronlar alay etti
Çalışma Bakanı ve SPD Genel Başkanı Bärbel Bas da İşveren Günü’nde emeklilik paketini savundu. Patronlar ise hem maliyet hem de vergi vurgusuna kahkahalarla karşılık verdi.
Bas, koalisyon içindeki emeklilik kavgasına atıf yaparak “Son aylarda güven zedelendi” dedi. Tartışmanın sürekli sosyal harcamaların kısılması eksenine çekilmesini eleştirdi ve bunu ‘popülizme kayan bir söylem’ olarak tanımladı.
Bakan, kabineden geçen emeklilik paketinin Bundestag’da da onaylanması için CDU/CSU’ya çağrı yaptı. SPD’nin, Birlik partilerinin müzakereler sırasında eklediği unsurlar dâhil ‘rente için ortaya konan tüm paketin arkasında’ olduğunu vurgulayan Bas, “Bu güvenilirliğin ve sözleşmeye sadakatin herkes için geçerli olmasını bekliyorum” dedi.
“Paket vergilerden finanse ediliyor, prim ödeyenlere ekstra yük yok”
Salonun en sert tepkisi ise emeklilikte alt sınırın (Haltelinie) bütçeye etkisi anlatılırken geldi. Bas, “Bu alt sınırı vergi gelirleriyle finanse ediyoruz. Böylece prim ödeyenleri ek yük altına sokmuyoruz” deyince, salondaki çok sayıda patron kahkaha attı.
Bas kısa süreliğine konuşmasına ara vermek zorunda kaldı ve “Bu size komik gelebilir ama bu hiç komik değil” diyerek tepki gösterdi. Emeklilikte alt sınırın uzatılmasından ‘tüm kuşakların fayda gördüğünü’ savunan Bas, bunun ‘sosyal devletin temel vaadi’ olduğunu söyledi.
“Sizin aksinize ben diğer tarafı da hesaba katıyorum”
Bas, patronların tepkisini çeken bir başka cümlesinde “Sizin aksinize, ben her zaman diğer tarafı da hesaba katıyorum” ifadesini kullandı.
Konuşmasında sosyal haklarda kesinti tartışmalarının toplumda güvensizlik yarattığını, bu güvensizliğin de aşırı partileri güçlendirebildiğini belirtti. “Elbette sosyal devlette reformlar gerekiyor” diyen Bas, “Değişmemiz gerekiyor. Değişim için güven şart. Güvenin olmadığı yerde belirsizlik ve endişe büyür” dedi.
Bu endişenin siyaset tarafından istismar edildiğini söyleyen Bas, bunun ‘Almanya’nın ekonomik gücü, toplumsal birlik ve demokrasi için bir tehdit’ hâline geldiğini vurguladı.
Artan sosyal eşitsizliğin ‘güvensizlik, kutuplaşma ve istikrarsızlık’ için elverişli bir zemin oluşturduğunu söyleyen Bas, emeklilik tartışmasını yalnızca bir maliyet kalemi gibi görmenin ‘büyük bir hata’ olacağını belirtti.
Geri Dön 27 Kasım 2025 Perşembe Önceki Yazılar