Fransa'da bu hafta neler yaşandı?

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Birliği’ni küresel krizler karşısında yetersiz kalmakla eleştirdi. Ekonomik politikalar ve göç yönetimi konularında AB'nin daha güçlü bir duruş sergilemesi gerektiğini vurgulayan Macron, özellikle savunma ve teknoloji alanlarında Avrupa’nın bağımsızlığını artırması gerektiğini belirtti. Açıklamalar, AB içinde daha merkeziyetçi bir yönetim fikrini yeniden gündeme getirdi.  

Göçmenlere ücretsiz toplu taşıma bileti tartışması büyüyor

Fransa’nın bazı şehirlerinde göçmenlere ücretsiz toplu taşıma bileti verilmesi kararı tartışmalara yol açtı. Paris ve Lyon başta olmak üzere bazı belediyeler, mültecilere sosyal entegrasyonu desteklemek amacıyla ücretsiz ulaşım imkânı sundu. Muhalefet partileri, uygulamanın adaletsiz olduğunu savunurken, belediyeler göçmenlerin iş ve eğitim olanaklarına erişimini kolaylaştırmanın önemine dikkat çekti.  

Uluslararası kara para aklama ağı çökertildi

Fransa, İsrail ve İspanya’nın ortak operasyonuyla büyük bir kara para aklama ağı çökertildi. Uluslararası suç örgütlerine para transferi sağladığı belirlenen yapılanmanın finans sektörü üzerinden milyarlarca avro akladığı tespit edildi. Operasyon kapsamında çok sayıda kişi gözaltına alınırken, yetkililer Avrupa’da finansal suçlarla mücadelenin artırılacağını belirtti.  

Yapay zekâya 10,9 milyar avro yatırım yapacak

Fransa, yapay zekâ alanında Avrupa’daki liderliğini güçlendirmek için 10,9 milyar avroluk yatırım yapacağını duyurdu. Cumhurbaşkanı Macron, ülkenin teknoloji alanında küresel rekabette geride kalmaması gerektiğini vurgulayarak, bu yatırımın sanayi, sağlık ve eğitim gibi alanlarda büyük dönüşümler sağlayacağını ifade etti. Uzmanlar, Fransa’nın bu yatırımla özellikle ABD ve Çin ile rekabet edebilecek bir teknoloji altyapısı oluşturmayı hedeflediğini belirtiyor.  

Doğuştan vatandaşlık hakkı yeniden gündemde

Fransa'da doğuştan vatandaşlık hakkı (droit du sol) yeniden tartışma konusu oldu. Muhalefetteki sağ partiler, Fransa’da doğan her çocuğa otomatik olarak vatandaşlık verilmesi uygulamasının gözden geçirilmesi gerektiğini savunarak, bu politikanın göçmen akışını teşvik ettiğini öne sürdü. Hükûmet ise bu hakkın temel bir Fransız değerini yansıttığını belirterek değişiklik yapılmasına karşı çıktı.  

Tarihi istismar davası: 299 çocuk dosyada

Fransa’da büyük bir çocuk istismarı davası açıldı. Ülkede son yılların en büyük cinsel istismar soruşturmalarından biri olarak görülen davada, toplam 299 çocuk mağdur olarak dosyada yer aldı. Suçlamalar, internet üzerinden çocuk istismarı içeriklerinin paylaşılmasıyla ilgili büyük çaplı bir soruşturmaya dayanıyor. Yetkililer, çocukların korunması için cezaların daha ağır hâle getirilmesi gerektiğini vurguluyor.  

Başbakan Bayrou, Katolik okulu skandalıyla suçlanıyor

Fransa Başbakanı François Bayrou, güneybatı Fransa’daki bir Katolik yatılı okulunda yıllarca süren cinsel istismar olaylarını görmezden gelmekle suçlanıyor. Skandal, Bayrou’nun azınlık hükûmetini zor durumda bırakırken, ülkede Katolik okullarına yönelik denetimlerin artırılması çağrılarını güçlendirdi.  

Bayrou’nun eşi tarafından ders verilen ve kendi çocuklarının da eğitim gördüğü Notre-Dame de Bétharram okulunda, 1970’lerden 2010’a kadar süren sistematik cinsel istismar vakalarının örtbas edildiği iddia ediliyor. Başbakan suçlamaları reddederek, konunun “yapay bir tartışma” olduğunu savundu. Ancak Mediapart, Bayrou’nun bu olaylar hakkında defalarca bilgilendirildiğine dair belgeler sunduğunu duyurdu.  

Yeni dil testini Fransızlar bile geçemedi

Fransa, oturma izni ve vatandaşlık başvurularında dil yeterliliğini artıran yeni bir düzenlemeye hazırlanıyor. Yıl sonuna kadar yürürlüğe girmesi beklenen yasayla birlikte, yabancıların Fransızca seviyelerini kanıtlamaları gerekecek. Ancak testlerin zorluk seviyesi eleştirilere neden oldu.  

Yeni düzenlemeler kapsamında hazırlanan testlerin zorluk seviyesi, yerel halk tarafından da eleştiriliyor. FranceInfo’nun yaptığı bir araştırmaya göre, teste giren 10 Fransız gönüllüden beşi yazılı sınavda başarısız oldu, ikisi ise vatandaşlık için gerekli seviyeye ulaşamadı.  

Yeni yasa, ilk yılında 330 bin kişiyi kapsayacak. Tahminlere göre yaklaşık 60 bin kişi dil testlerini geçemediği için oturma izni alamayacak