Fransa'da bu hafta neler yaşandı?

Telegram'ın CEO'su Pavel Durov, Paris'in kuzeyindeki Le Bourget Havalimanı'nda Fransız polisi tarafından gözaltına alındı. Durov, Telegram'ın moderasyon politikasıyla ilgili bir soruşturma kapsamında özel jetiyle iniş yaptıktan sonra gözaltına alındı. Fransa, Telegram'ın çocuk cinsel istismarı materyali barındırmak ve dağıtmakla suç ortağı olduğunu, ayrıca uyuşturucu kaçakçılığı, organize dolandırıcılık ve diğer yasadışı işlemleri kolaylaştırdığını iddia ediyor. Telegram'dan yapılan açıklamada, Durov'un "gizleyecek bir şeyi olmadığını" ve moderasyon politikalarının "endüstri standartlarına uygun" olduğunu belirtti. Olay, uluslararası düzeyde geniş yankı uyandırırken, Elon Musk da #freepavel etiketiyle Durov'a destek verdi.

Macron'a tepki büyüyor: Halk sokağa çağrıldı

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, sol ittifakın başbakan adayı Lucie Castets'i kabul etmeme kararı, sol ittifakta büyük öfkeye yol açtı. LFI lideri Jean-Luc Mélenchon, Macron'un kararını "anti-demokratik bir darbe" olarak nitelendirdi ve halkı sokak protestolarına çağırdı. Sosyalist Parti lideri Olivier Faure, Macron'un yeni görüşme davetini reddetti ve demokrasiyi hiçe sayan bir yaklaşım sergilendiğini belirtti. Bu gelişmeler, ülkedeki siyasi krizi daha da derinleştirirken, Fransa’nın 1 Ekim'e kadar yeni bütçeyi sunması gerekiyor.

Sol cepheden Macron’a karşı görevden alma süreci

Sol cephe, eski Sosyalist Parti üyesi Bernard Cazeneuve’ün başbakan olarak atanma ihtimâline karşı da sert tepki gösterdi. LFI, Cazeneuve'ün başbakan atanması durumunda hükûmete karşı gensoru önergesi vereceğini duyurdu. LFI lideri Jean-Luc Mélenchon, Macron’a karşı görevden alma süreci başlatmayı planladıklarını belirtti. Gerekli milletvekili desteğine sahip olduklarını ifade eden Mélenchon, "Bu ülkede sorun yaratan kişi Emmanuel Macron'dur" dedi.

Fransız sömürgelerinde bağımsızlık yanlıları ses yükseltiyor

Fransa'nın Büyük Okyanus'taki sömürgesi Fransız Polinezyası'nın lideri Moetai Brotherson, Fransa'nın sömürgelerine yönelik tutumunu eleştirerek, özellikle Yeni Kaledonya'da yaşanan olaylara dikkat çekti. Yeni Kaledonya'da, yerli halkın seçimlerdeki etkisini azaltacak anayasal reform girişimi, bölgedeki huzursuzluğu artırdı. Fransa, reform karşıtı gösterilere sert müdahalelerde bulunurken, 11 kişinin hayatını kaybettiği ve yüzlerce kişinin yaralandığı bildirildi. Fransa, bu olayları soruşturmak üzere bir misyon göndermeyi kabul etti ancak reformu askıya alma kararı henüz geri çekilmedi.

Sen Nehri'nde su kalitesi endişeleri Paralimpik triatlonu etkiledi

Paris'teki Paralimpik triatlon etkinliğinin yüzme etabı, Sen Nehri'nin su kalitesiyle ilgili endişeler nedeniyle 1 Eylül'de tek bir günde tamamlanacak. Beklenen yağışlar nedeniyle su kalitesinde olumsuzluklar yaşanabileceği endişesiyle organizasyon komitesi, tüm madalya etkinliklerinin 1 Eylül'de yapılmasına karar verdi. Sen Nehri'nde yüzme parkuru değişmezken, su kalitesi ve akıntı durumunun günlük olarak izleneceği açıklandı.

Sinagog saldırısı: Fail yakalandı

La Grande-Motte beldesinde bir sinagog önünde meydana gelen patlama, kundaklama girişimi olarak değerlendirildi. Olayın ardından 33 yaşındaki bir şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, saldırının "açıkça suç teşkil eden" bir kundaklama girişimi olduğunu belirtti. Patlama sonucu iki araç alev aldı ve araçlardan birinde gaz kapsülü bulundu. Zanlı, polisle girdiği çatışmada yaralandı ve Cezayir vatandaşı olduğu iddia ediliyor. Saldırı sonrası bölgede güvenlik önlemleri artırıldı.

15 yaş altı için okullarda telefon yasağı

Fransa, 15 yaşın altındaki öğrenciler için okullarda cep telefonu yasağı uygulamasını denemeye hazırlanıyor. Ülke genelinde yaklaşık 200 ortaokul, öğrencilerin okula geldiklerinde telefonlarını teslim etmelerini gerektiren bu denemeye katılacak. Eğitim Bakanı Nicole Belloubet, bu yasağın gençlere bir "dijital mola" vermek amacı taşıdığını belirtti. Denemenin başarılı olması halinde, yasağın Ocak ayından itibaren tüm okullarda uygulanması planlanıyor.