Ali İnsan yazdı... Alman siyasetinde yeni oyuncu: Werteunion

Almanya Federal Cumhuriyeti'nin eski Anayasa Koruma Başkanı Hans-Georg Maaßen, muhafazakâr Werteunion derneğini bir partiye dönüştürmeyi planlıyor. Dernek, bu yıl bazı eyaletlerde gerçekleşecek olan yerel seçimlere katılmayı hedefliyor.

Werteunion, kendi beyanlarına göre muhafazakâr-Hristiyan değerleri savunan ve mevcut muhalefet partileri olan Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birliği (CSU)'nun 'muhafazakâr marka çekirdeği'ni temsil etmeyi iddia eden bir Alman derneğidir. Derneğin çoğunluğu, daha doğrusu üyelerinin çoğunluğunun CDU ve onun öncül kuruluşlarına ait olduğunu belirtiyor. Dolayısıyla, dernek genel olarak CDU ile ilişkilendirilebilir. 

Peki dernegin parti olarak kurulmasi Alman siyaset arenasinda ve toplumda ne gibi problemler yaratabilir? 

Dernek, genel olarak, özellikle göç konusunda 'entegrasyon' yerine 'asimilasyon' gibi ifadeler kullandığı için birçok açıdan eleştiriliyor. Ayrıca, Werteunion, "İş piyasasının ihtiyaçlarına uygun göç" ve "kontrollü nitelikli göç" için çaba sarf ederken, sığınma politikasında daha kısıtlayıcı bir tutum benimsiyor ve artan göç durumunda daha iyi sınır koruması talep ediyor. Werteunion ayrıca "Akdeniz'de yakalanan göçmenlerin geldikleri kıyıya geri gönderilmesini" de istiyor.

Bunun dışında Die Zeit gazetesinin bir raporu tarafından ortaya çıkarıldığı üzere, Werteunion'ın önde gelen üyelerinin daha önce aşırı sağcı parti AfD üyeleri olduğu ve Werteunion'ın kurucularından biri olan Alexander Mitsch'in 2014 ve 2016'da AfD'ye para bağışladığı eleştirileriyle karşı karşıya kaldı. Ayrıca, 2021 yılında Werteunion'ın yardımcı başkanı olan Klaus Dageförde'nin 90'lı yıllarda aşırı sağcı gruplarda faaliyet gösterdiği ve yasaklı aşırı sağcı örgütlerin elebaşı olduğu iddialarıyla da eleştirilerin hedefi oldular.

Ancak günümüzde, şu anki Dernek Başkanı Hans-Georg Maaßen, kariyeri boyunca bir dizi politik hataya imza attığı ve tartışmalara neden olduğu için genel olarak en çok eleştirilen isim. 2012 yılında Hans-Georg Maaßen, CSU politikacısı Hans-Peter Friedrich'ün önerisi üzerine Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı olarak atandı. Bu görevdeyken, AfD'li politikacı Frauke Petry ile birkaç kez buluştuğu ve aşırı sağcı parti AfD‘nin devlet ve anayasa koruma kurumları tarafından izlenmesinden nasıl kaçınabileceği konusunda tavsiyelerde bulunduğu iddia edildi. Bu bilgiler, eski bir AfD üyesi olan Franziska Schreiber'in bir kitabında yer alıyor. Maaßen bu suçlamaları reddetse de, aynı zamanda Petry ile birkaç kez buluştuğunu itiraf etmiştir. Ayrıca, 2018'de Maaßen'in kişiliği etrafında yeni bir tartışma yaşanmıştır. Bu sefer, 2018'deki Chemnitz'deki olaylarda, aşırı sağcı göstericilerin göçmen kökenli insanlara karşı saldırılara karıştığı video kayıtlarının gerçekliğini sorgulamış ve çeşitli röportajlarda hiçbir zaman Chemnitz'te göçmenlere karşı saldırıların olmadığını iddia etmişti. Ancak bir süre sonra, videoların gerçekliğinin ve aşırı sağcıların bilinçli olarak saldırılar planladığının kanıtlanmasının ardından, Maaßen 2018'de Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanlığı görevinden alınmıştır. 

Kendi düşünceme göre; Werteunion'un parti olarak kurulması durumunda Alman politikasında potansiyel tehlikeli durumlar ortaya çıkabilir. Bu parti, politik manzarada belirgin bir etki yaratma potansiyeline sahip olabilir ve muhtemelen aşırı veya kutuplaştırıcı görüşleri benimseyebilir. Yeni partiler genel anlamda politik çeşitliliği artırabilir, ancak Werteunion gibi bir parti, toplumda bölünmeleri derinleştirebilir. Kendi iç dinamikleri itibariyle, bu birliğin sağcı ve muhafazakâr bir duruşa sahip olduğunu söyleyebilirim. Bu durum, parti olarak daha fazla etki kazanmalarını ve sağcı ideolojinin destekçilerini çekmelerini mümkün kılabilir. Bu bağlamda, genel olarak politik bir diyalogun sürdürülmesi önemlidir, ancak diğer partilerden gelen politik aktörlerin sorumluluk alması ve Werteunion'un eylemlerinin toplumda veya politik arenada istikrarsızlık veya huzursuzluğa yol açmamasını sağlamaları çok önemli.