Wagenknecht: İltica başvurusu reddedilenlerin yardımı kesilsin

Sahra Wagenknecht İttifakı'nın (BSW) lideri Sahra Wagenknecht, Almanya'da koruma statüsü kazanamayan ve iltica talepleri reddedilen bireylere yapılan devlet yardımlarının sonlandırılması gerektiğine dair çağrıda bulundu. Bu konuda oldukça net bir tutum sergileyen Wagenknecht, Almanya'nın bu kişilere sağladığı sürekli mali destekle, Avrupa Birliği içindeki diğer ülkelerden farklı bir yol izlediğine dikkat çekti. Wagenknecht, bu politikanın, Almanya'nın koruma altına alınmayan sığınmacılar için bir çekim merkezi hâline gelmesine neden olduğunu savundu.

Alman İnşaat Firmaları Merkez Birliği'nin (ZDB) 125'inci yıldönümü etkinliğinde konuşma yapan Wagenknecht, iltica başvurusu reddedilenlerin daha fazla nakit yardım alamaması gerektiğini belirtti. Wagenknecht'e göre, bu durum hem vergi mükellefleri için makul olmaktan uzak hem de Almanya'da korunma hakkı olmayan herkesin, bu yardımlardan yararlanabileceğini varsayarak ülkeye gelmesine yol açıyor. Wagenknecht, bu politikanın, özellikle de başka hiçbir AB ülkesinin, sığınma talepleri reddedilenlere Almanya kadar kalıcı ve yüksek miktarlarda yardım yapmadığını ifade ederek, Almanya'nın bu konuda istisna teşkil ettiğini vurguladı.

Federal Göç ve Mülteciler Dairesi'nin (BAMF) istatistiklerine göre, sadece ocak ve şubat aylarında, 54 bin 705 iltica başvurusunun karara bağlandığı ve bunların yaklaşık yüzde 45'inin koruma statüsü kazandığı bildirildi. Ancak Wagenknecht, sığınma talepleri reddedilen kişilerin yasal yollarla itiraz etme hakkına sahip olduğunu ve bu sürecin yıllar alabileceğini, bu durumun birçok kez bu bireylerin yine de ülkede kalma hakkı kazanmalarıyla sonuçlandığını belirtti.

Alman Anayasası'nın 20'nci maddesine atıfta bulunan, Wagenknecht, insani asgari geçim düzeyinin herkes için temel bir hak olduğunu ve bu haklardan Alman ve yabancı uyruklu kişilerin eşit şekilde yararlanması gerektiğini hatırlattı. Ancak, Wagenknecht'a göre, bu, Almanya'nın sığınma talepleri reddedilen kişilere sürekli ve yüksek miktarda mali yardım yapması gerektiği anlamına gelmemeli. Bu bağlamda, Wagenknecht, koruma statüsü olmayanların, bir geçiş döneminin ardından nakdi yardımlardan mahrum bırakılması gerektiğini savunarak, bu politikanın hem mali yükleri azaltacağını hem de Almanya'nın sığınmacı politikasını daha sürdürülebilir bir hâle getireceğini öne sürdü.