Deichmann ‘ayakkabı kutusu’ davasını kaybetti

Almanya’da ayakkabı üreticisi ve perakendecisi Deichmann, ambalaj atık maliyetlerine ilişkin açtığı davayı kaybetti. Şirket, müşterilerin eline geçen ayakkabı kutularının bertarafı ve geri dönüşümü için ödeme yapma yükümlülüğünden muaf tutulmak istiyordu.

Gelsenkirchen İdare Mahkemesi, Deichmann’ın bu talebini reddetti ve temyiz yolunu da kapattı. Böylece şirket, diğer firmalar gibi tüketicilere ulaşan ambalaj miktarı üzerinden geri dönüşüm sistemine ödeme yapmaya devam etmek zorunda kalacak.

Ayakkabı kutularının çoğu müşteride kalıyor

Duruşmada sunulan bilirkişi raporu, Almanya’da ayakkabı satın alan müşterilerin yüzde 62’sinin ayakkabı kutusunu mağazadan eve götürdüğünü ya da internet siparişiyle teslim aldığını ortaya koydu.

Almanya’daki düzenlemeye göre, bu oran yüzde 50’nin altında olsaydı, Deichmann ambalaj atığı maliyetlerinden muaf tutulabilecekti. Şirket, mağazalarında müşterilere ayakkabı kutusunu ürünle birlikte isteyip istemediklerini sorarak bu oranı tartışmaya açmıştı.

Deichmann’ın itirazları dikkate alınmadı

Deichmann’ın avukatı Claudia Schoppen, bilirkişi çalışmasının ‘yeterince anlamlı ve temsil gücü yüksek olmadığını’ savundu. Schoppen, pazar araştırmacılarının çok az mağazayı ziyaret ettiğini belirterek raporu eleştirdi.

İlk bilirkişi raporu 2020’de hazırlanmış ve 46 mağaza incelenmişti. Mahkemenin talebi üzerine bu yıl güncellenen raporda, beşi Deichmann’a ait olmak üzere 20 mağaza daha ziyaret edildi.

Şirket ise kendi iç araştırmalarına dayanarak, ayakkabı kutularının yalnızca yaklaşık yüzde 40’ının müşterilerin eline geçtiğini ileri sürdü. Ancak mahkeme, bu şirket çalışmasını dikkate almadı ve bilirkişi raporundaki yüzde 62’lik oranı esas aldı.

Ambalaj atığı için ödeme yükümlülüğü sürecek

Kararla birlikte Deichmann, Almanya’daki diğer şirketler gibi, tüketicilere ulaşan ambalajın miktarı ve türüne göre değişen oranlarda geri dönüşüm ücretleri ödemeye devam edecek.

Ülkede bu ödemeler, ambalaj atıklarının toplanması, ayrıştırılması ve geri dönüştürülmesini finanse eden sistemin temel dayanaklarından biri olarak görülüyor. Mahkeme kararı, büyük perakendecilerin bu yükümlülükten kolayca muaf tutulamayacağına dair emsal niteliğinde bir mesaj olarak yorumlanıyor.