AfD kararı sonrası siyasetten sert tepkiler

Görev süresinin sonuna yaklaşan Almanya Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser (SPD), Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın AfD’yi “kesin aşırı sağcı bir oluşum” olarak tanımlamasını değerlendirdi. Faeser, “AfD artık açıkça anayasal düzene karşı faaliyet gösteren bir parti olarak belgelenmiştir. İnsanların etnik kökenine göre ayrımcılığa uğradığı bir anlayış, Anayasa’nın birinci maddesine yani insan onuru ilkesine aykırıdır" ifadelerini kullandı.

Kararın siyasi değil, hukuki verilere dayandığını vurgulayan Faeser, partinin özellikle göçmenlere ve Müslümanlara yönelik ırkçı açıklamalarıyla milliyetçi bir çizgide ilerlediğini söyledi.

Söder: Demokrasi düşmanlarına sıfır tolerans

CSU lideri Markus Söder, BfV’nin bulgularını “son bir uyanış çağrısı” olarak nitelendirerek, “AfD tamamen aşırı sağcıdır. Demokrasi düşmanlarına sıfır tolerans olmalı. Güvenlik duvarı yerinde kalacak. CSU, bu partiyle mücadeleyi sürdürecek" dedi.

Lindholz: Artık ‘normal bir parti’ muamelesi görmemeli

Federal Meclis Başkan Yardımcısı Andrea Lindholz (CSU), AfD’li milletvekillerinin artık Meclis Başkanlığı ya da komisyon başkanlıklarına seçilmesinin “düşünülemez” olduğunu söyledi ve “AfD artık diğer partiler gibi değil. Her milletvekili, ya temel değerlere sadık kalıp ayrılacak ya da aşırılığın bir parçası olacak” dedi.

Yeşiller: Demokrasiye tehdit oluşturan bir yapı

Yeşiller Partili Konstantin von Notz ve Irene Mihalic, AfD’nin sınıflandırılmasının “parti yasağı” süreci açısından önemli bir yapı taşı olduğunu belirtti. Açıklamada “AfD, anayasa ve demokratik düzene açıkça savaş açmış bir parti. Radikalleşme süreci azalmadan sürüyor. Hukuk devletinin tüm imkânları kullanılmalı” denildi.

Sol Parti: Yasağı savunacağız

Sol Parti Eş Başkanı Heidi Reichinnek, Bundestag’da AfD'nin yasaklanması için “gerekli tüm adımların atılması” çağrısında bulundu ve “AfD’nin normalleşmesini savunan herkes, demokrasiyi riske atıyor. Böyle bir yapının demokratik sistemin içinde kalmasına izin verilemez.” dedi.

Eş Başkan Jan van Aken ise yasağa daha önce karşı olduğunu belirterek “Ancak AfD’nin demokrasiyi ortadan kaldırma niyeti çok açık. Onlara en güçlü silahımız olan demokrasiyi emanet edemeyiz.” diye konuştu.