AVRUPADAN Youtube Video
Özelleştirmenin faturası: Halka 200 milyar sterlinlik yük
Enerji, su, ulaşım ve posta sektörlerinde özelleştirme sonrası hissedarlara 200 milyar sterlin aktarıldı. Halk ise yüksek faturalar ve yetersiz hizmetle baş başa.

İngiltere’de 1990’lardan bu yana enerji, su, demiryolu ve posta gibi temel hizmetler özelleştirildi. Ancak son veriler, kazancın çoğunun halka değil, şirketlerin hissedarlarına gittiğini ortaya koyuyor. Common Wealth düşünce kuruluşuna göre 1991’den bu yana en az 193 milyar sterlin temettü ödendi. 2010’dan bu yana ailelerin ödediği faturaların 114 milyar sterlini doğrudan şirket sahiplerine aktarıldı. Bu da her haneye yılda yaklaşık 250 sterlin ek yük getirdi.
Su ve enerji: Kâr çok, yatırım az
Su şirketleri son 34 yılda 73 milyar sterlin borçlanırken, aynı dönemde 88 milyar sterlin temettü dağıttı. Kanalizasyon taşkınları rekor seviyeye ulaştı. 2024’te atık su deşarjı toplamda 3,6 milyon saat sürdü. Enerji dağıtım şirketleri 2020-2024 arasında yüzde 55 kâr marjı elde etti; bu oran, Londra borsasının en büyük 100 şirketinin ortalamasını katladı. Yatırımların milli gelir içindeki payı ise yarıdan fazla azaldı. Citizens Advice’a göre tüketiciler, dört yılda yaklaşık 3,9 milyar sterlin 'fazla kâr' ödedi.
Ulaşım: Kamu öder, şirket kazanır
Demiryollarında gelirlerin yaklaşık yarısı kamu sübvansiyonlarından geldi. Buna rağmen kârların önemli bölümü hissedarlara aktarıldı. Tren kiralama şirketleri (ROSCO), son sekiz yılda kârlarının yüzde 102’sini temettü olarak dağıttı. 2019’dan bu yana otobüs hatlarının beşte biri kapandı. Yolcu taşımacılığında da benzer tablo yaşanıyor: kamu kaynaklarıyla finanse edilen sistem, halka düşük hizmet sunarken şirketlere yüksek kâr sağladı.
Posta: Evrensel hizmet tehlikede
Royal Mail’in performans hedeflerini tutturamaması sonrası Ofcom soruşturma başlattı. İlk sınıf posta teslim hedefi yüzde 93’ten yüzde 90’a indirildi. Uzmanlar, “evrensel hizmet” ilkesinin sürdürülebilirliği konusunda uyarıyor.
Kamulaştırma yeniden gündemde
King’s College London’dan Prof. Ewan McGaughey, çoğu gelişmiş demokraside enerji, su, ulaşım ve postanın hâlâ kamuya ait olduğunu hatırlatıyor. “Ya kamu mülkiyetine dönülür ya da pahalı ve yetersiz hizmetlerle devam edilir” diyor. İşçi Partisi lideri Keir Starmer, iktidara gelmeden önce kamulaştırma sözü vermişti, ancak sonradan geri adım attı. Buna rağmen bazı demiryolu işletmeleri ve enerji hatları yeniden kamu kontrolüne geçti.
Sektörlerin savunması
Su şirketleri, 104 milyar sterlinlik yatırım planı açıkladı; enerji şirketleri de düzenleyicilerin kâr oranlarını 2025’ten itibaren aşağı çekeceğini belirtiyor. Ancak çevre örgütleri, hükümet ve kamu kurumlarını şirketlerin çıkarlarını korumakla suçluyor.
Kamuoyunda değişim isteği artıyor
Anketler, halkın ulaştırma ve enerji gibi temel hizmetlerde kamusal işletmeciliğe desteğinin yüzde 70’in üzerinde olduğunu gösteriyor. Özelleştirme karşıtları, 'ucuzluk ve verimlilik' vaatlerinin gerçekleşmediğini, aksine halkın her yıl milyarlarca sterlin kaybettiğini söylüyor.
Geri Dön 17 Eylül 2025 Çarşamba Önceki Yazılar“Rip-off Britain”
“Rip-off Britain” ifadesi, İngiltere’de tüketicilerin mal ve hizmetleri başka ülkelere kıyasla daha pahalı ve çoğu zaman daha düşük kaliteyle almak zorunda kaldığını anlatmak için kullanılıyor. 1990’lardan bu yana yaygın olan bu kavram, bugün özellikle su, enerji ve ulaşımda yaşanan yüksek fatura – düşük hizmet ikilemini simgeliyor.