Okullar açıldı, gençlerde ruhsal krizler arttı

Viyana Tıp Üniversitesi’nden Prof. Paul Plener, okulun gençler için en büyük stres kaynağı olduğunu belirtti. Başvuruların pandemi öncesine göre yüzde 80 arttığını söyleyen Plener, bunların yüzde 70’inin intihar düşüncesi ya da girişimiyle ilgili olduğunu açıkladı. Her yıl yaklaşık 200 gencin intihar girişimi sonrası tedavi edildiğini vurguladı.

Yeme bozuklukları tırmanışta

Son aylarda ağır beslenme sorunları yaşayan gençlerin sayısı da arttı. Birçok vaka acil müdahale ve hastane yatışı gerektiriyor.

2015’ten bu yana yükseliş

Plener, ruhsal sorunlardaki artışın 2015’ten bu yana sürdüğünü söyledi. Gençlerin bugün orta yaş grubu kadar yük altında olduğunu ifade etti. Özellikle eylül ve ekimde başvuruların yoğunlaştığını, bunun da “Sarı Eylül” adı verilen döneme denk geldiğini hatırlattı.

Savaşlar ve ekonomik baskı etkili

Savaşlar, iklim krizi, terör, gelir eşitsizliği ve barınma maliyetleri gençler üzerinde baskı yaratıyor. İş bulma kaygısı da artışta etkili. Plener, on yıldır artan talebe rağmen personel sayısının değişmediğini, yükün hekimlerin özverisiyle karşılandığını söyledi.

Tedavi süreleri kısaldı

Yoğunluk nedeniyle hastane yatışları daha kısa tutuluyor. Ayakta tedavi yöntemleri ve Viyana’da başlatılan evde tedavi denemeleri devreye girse de kalıcı sisteme entegre edilmiş değil.

Sayıştay’dan uyarı

Sayıştay, ağustosta yayımladığı raporda en az 12 bölgede çocuk ve gençlere yönelik psikiyatrik hizmetin yetersiz olduğunu açıkladı. Burgenland’da ise hiç çocuk-ergen psikiyatri yatağı bulunmadığı belirtildi.

Uzman sayısı yetersiz

Avusturya’da yalnızca 330 uzman hekim ve 85 asistan bu alanda görev yapıyor. Yılda 12–14 yeni mezun verilebiliyor. Viyana Tıp Üniversitesi, önümüzdeki dönemde 14 yeni eğitim kadrosu açacak. Plener, bu uzmanlığın sadece Avusturya’da değil tüm Almanca konuşulan ülkelerde en çok ihtiyaç duyulan alanlardan biri olduğunu söyledi.